ÖRDEK DALIŞI

Ördek dalışının önemi:

Serbest dalış veya sualtı avı olsun her iki sporda da, oksijen kullanımının ne kadar önemli olduğunu hepimiz biliyoruz. Nefesimizi tuttuğumuz andan itibaren, ciğerlerimize depoladığımız havanın içindeki oksijeni tüketmeye başlarız. Bu tüketimin hızı ve oranı tamami ile bizim hareket etme birçimimize göre değişir.
Temel kural, kaslarımızı mümkün olduğu kadar az kullanmaktır Kaslarımız ne kadar az çalışırsa, oksijeni o kadar az tüketirler. Oksijen ihtiyacı minimum düzeyde olan bedenimizin dolaşım sistemi de aynı düzeyde çalışacaktır.
Rahat bir beyin, düşük bir kalp ritmi ve bir balık gibi su ile bütünleşmiş bir beden.
İşte size mükemmel bir tablo. Bu tabloyu oluşturabilirseniz, nefes tutma süreniz uzayacağı gibi, sualtı canlıları da sizi aynı ortamın bir varlığı gibi algılayacaklardır.
Suyun havaya oranla çok daha yoğun olmasının hareket etme kabiliyetimiz açısından dezavantajları olduğu gibi avantajları da vardır. Bu avantajları doğru kullanmak gerekiyor.
Temel prensip, suyla mücadele etmek yerine uyum göstermektir. Uyum göstermek için de suyun yoğunluğunu lehimize kullanmamız, kısaca mümkün olduğu kadar hidrodinamik olmamız gerekiyor.
İneceğimiz derinlik ne olursa olsun, ilk metreleri geçmek için belirli bir fizik güç harcarız. Oksijenin ilk ciddi tüketimi bu safhada olur. Çok önemli olan bu safhada en az tüketim ile en fazla verimi alabilmenin yolu, iyi bir ördek dalışı tekniğinden geçiyor. Bu tekniğin temelini, su kuşlarının dalışları sırasındaki vücut hareketleri oluşturur.
Dalış arkadaşınızın, bir sürü patırtı gürültü arasında etrafa sular sıçratırken oksijenini de ciddi boyutlarda tüketerek dalışa geçişini, bıyık altından tebessüm ederek seyretmişizdir. Aslında bu tekniği uygularken kendimizi de seyredebilsek, ortada pek de gülünecek şey olmadığını üzülerek farkederiz. Kolay gibi görünse de bu tekniği mükemmel uygulayabilmek için ciddiye alarak çalışmak gerekiyor.
Kötü bir başlangıcın bize kaybettirdikleri oldukça çoktur. Öncelikle çıkardığımız gürültü, avlanma verimini yarıya düşürür. Gereksiz yere harcadığımız enerji ve tükkettiğimiz oksijeni de buna ilave edersek avlanmak hem balık vuramamaktan hem de yorulmak ve sıkılmaktan dolayı son derece keyifsiz bir hale dönüşür. Üstelik arkadaşlarınızla beraberseniz, biran önce bitse de çıksam gibi negatif düşüncelerle onların da keyfini kaçırırsınız.
İyi bir tekniğe sahip olmak için öncelikle bir kaç püf noktasına değineyim.
Antrenman yaparken kemerinize iki kilo ilave edin. Bu fazlalık, çıraklık döneminizde, denge sorunlarını ortadan kaldırdığı gibi, ilk metreyi geçip dik pozisyona geçmenize yardımcı olacaktır.
Aynı şekilde, tamamen ağırlıksız denemeler yapın. Bu çalışma, kollarınızla suyu çekmenin ilk bir kaç metrede ne kadar faydalı olacağını gösterecektir.